Olay, 5 Ocak’ta, Canik ilçesi Tevfik İleri Ortaokulu’nda meydana geldi. Bir mühlet evvel eşinden boşanan 3 çocuk annesi Zerrin Büyük, velayeti babalarında olan 2 çocuğunu görmek için okula geldi.
Okul idaresi de babaları Ali Ö.’yü (47) telefonla arayıp, annelerinin çocukları görmek için okula geldiğini bildirdi. Durumdan haberdar olan büyük oğlu A.A.Ö., okula gelip annesi Zerrin Büyük’ü başından, onun erkek arkadaşı Alım İ.’yi (56) ise başından ve göğsünden silahla yaraladı. Hastaneye kaldırılan yaralılardan Zerrin Büyük, kurtarılamadı.
Olay sonrası A.A.Ö ve babası Ali Ö., meskenlerinden yakalanıp gözaltına alındı. Emniyetteki süreçleri sonrası mahkemeye çıkarılan şüphelilerden A.A.Ö. tutuklandı, babası Ali Ö.ye ise konut mahpusu verildi. Hakkında 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılan A.A.Ö., bugün birinci kere hakim karşısına çıktı.
“YARI ÇIPLAK FOROĞRAFLARINI ATTIĞINI GÖRDÜM”
Duruşmada savunma yapan A.A.Ö., şunları anlattı:
“Annemle babamın boşanması sebebiyle psikolojim bozuldu. Babam da hastanede yattı, intihar teşebbüsünde bile bulundu. Annemin Alım ile münasebeti vardı. Yarı çıplak fotoğraflarını ona atıyordu. Telefonunda görmüştüm, Alım de ona, ‘Beni çıldırtıyorsun’ yazmıştı.
Bu sebeple annesinin yanına gitmesini istedik. Annem ile Bilgin’in fotoğraflarını arkadaşlarım görmüştü, utanıyor ve sokağa çıkmaya çekiniyordum. Yaşadıklarımızı herkesten gizliyordum.
Olayın olduğu gün velayet duruşması vardı. Sabah adliyeye gittim ancak babam beni meskene yolladı. Annem beni arayarak kardeşlerimin okulunu sordu. Bir mühlet sonra babamla konuştum, o da okula hakikat gitmiş. Babam, annem ve Bilgin’i okula girerken görmüş.
“YAŞADIĞIM ŞEYLER ÇOK GÜÇ, DÜŞÜMDE BU OLAYI GÖRÜP DURUYORUM”
Babam bana o telefon konuşmasında ‘Okula gel’ demedi. Beni bu olayı yapmaya teşvik etmedi. Ben telefonda bu durumu duyduğumda okula gittim. Nasıl oldu ve nasıl gelişti bilmiyorum.
Yaşadığım şeyler çok güç. Düşlerimde bu olayı görüp duruyorum. Okula gittim, ikisini gördüm. Bilgin’in ismini sordum, olay ondan sonra gerçekleşti. Rastgele bir şey konuşmadık.
Silahım dedemden kalma ve olağan vakitlerde yanımda taşımıyorum. Okula yaklaştığım esnada babamla denk geldik, telefonla konuştuğunu gördüm. Beni gördüğünde çabucak telefonunu kapattı. Silah cebimdeydi ve bendeki silahı görmedi. Babamın bu olayla ilgisi yoktur.
Mahkeme heyeti, sanığı dinledikten sonra, duruşmayı 11 Mayıs’a erteledi. (DHA)
